Sayfalar

1 Temmuz 2025 Salı

Leman Dergisi'nden Hadsizlik

Leman dergisinin yaptığı alçaklık. Sonra bir şey oldu mu, müslümanlar şiddet üretiyor diyorlar. Tahrik edici alçaklarsınız. İnşallah hükümet bunu cezasız bırakmaz.

Leman dergisi peygamberler üzerinden israilin bombalarını çizerek ne idüğü belirsiz bir karikatür çizmiş. Yani iki peygamber selamlaşıyor ama inananları savaşıyor. Eee ne demek istiyorsun? Tamam da alçak adam apaçık bir İsrail zulmü ortada iken onu resmetmen gerekirken peygamberleri neden araya katıyorsun? Bilmiyor musun Müslüman toplum Hz.Muhammed'in çizilmesine karşı hassas.. Aynı şekilde hz. Musa'nın da dalga konusu yapılmasına da hassas... 

Ha bu süreçlerde birilerinin de başka konuları gündem edip bu tepkileri boş çıkarması ayrı bir maskaralık. Adalet yerlerde sürünüyormuş da peygambere dalga olunca ayağa kalkıyorlarmış. Herkes kendine göre durumlarda ayağa kalkıyor beyefendi. Ayağa kalkış programlarını sana soracak değiller. Sen bugünkü gündeme dair bir şey söyle ve bırak.. 

Karikatürist bazı şeytanlar en değer verilen şahsiyetleri alay konusu yapmayacak, onlarla ilgili bir şeyde bin defa düşünecek. Bu kadar net. Bunu söylemek neden zor.

Leman gibi dine karşı saygısız, komedi zorbalarına sivil tepkilerimizi sonuna kadar gösterelim. Ancak vurma kırma hatta öldürme gibi lafları ağzımıza almayalım. Zaten tutuklandılar da.. 

İnşallah peygamberlere bu sevgi gösterileri onların getirdiği vahyi hakkıyla taşımamıza vesile olur.

Birileri demiş: "Lemanı da Madımak gibi yapalım."

Asla. Bu söz çok tehlikeli ve yanlış. Leman bir yanlış yapmıştır, Müslümanları incitmiştir. Tutuklandılar ve tepkimizi de sonuna kadar vermeliyiz.
Ancak saldırı şiddet öldürme yağmalama gibi şeyleri hiç kimsenin aklından geçmemeli. Müslümanlar kontrolsüz güç olup zulüm üretmemeli.
Dediğim gibi tepkisini versin. Protestosunu yapsın. Sivil yolla hepsini yapalım. Ama asla ateşe benzinle gitmemeliyiz.


28 Haziran 2025 Cumartesi

Düşmanımız ve Biz

Düşman her türlü oyun ve algı imkanlarıyla mevzisini güçlendiriyor. Yalan dolan kriteri yok. Diplomasi ve lobi faaliyetleri asla küçümsemiyor. Ben onla konuşmam, ben bunla konuşmam, ben oraya gitmem, şuraya gitmem demiyor. Gerekirse gizli gerekirse açık ama daha çok gizli bir şekilde mekik diplomasilerle mevzisini her açıdan güçlendiriyor. Ajanlık faaliyetlerinin zaten her türlüsüne para harcamada cimrilik etmiyor.


Ancak bize bakıyorum. Bizde görüşme ikna mekik dokuma gibi şeyler boş beleş işler veya teslimiyetçilik olarak algılanıyor. Elbette onlar gibi her yol mubah anlayışı hariç. Mesela onlar bir şekilde Arap kamuoyunu İbrahim anlaşmaları diyerek ortak zeminde ikna etme çabasına girmişler. Kısaca biz amcaoğluyuz diyerek kandırıyorlar. Mesela yıllarca Türkiye'de Filistinliler toprak sattı algısı ile kamuoyunu pasifize ettiler. Zaten türkiyede mossadın yol geçen hanıydı daha önce. (Şuan öyle olmaması bile bir başarı.) Kısaca her alanda at koşturuyor düşmanlarımız...
Peki biz nasılız?

Biz ise birbirimize sürekli birbirimize atıp tutma sevdasındayız. Hemen yeter ki biri yan bir görüntü versin hah tamam vurun hemen. Neymiş 'kendi cemaatimizin ideolojisi hakim olursa ancak kurtuluş olur'muş. Bu şekilde ancak İsrail kazanır kardeşim.. İsrail'e herkes tümden yekvücut değil. Seküler ve dindar olanları da var. Ama ortak yönleri daha belirgin ve görünür.

Birbirimizin amellerini boşa çıkaracak söylemler üretmemeliyiz. Elbette köklü hatalar ve kasıtlar varsa uyarı olabilir ama önyargı ile değil. Ama değerlendirmelerimiz bodoslama ve kabala olmamalı. Hele hele mezhepçi ve cemaatçi bakış açısı hiç olmamalı. İran'ın füzesine selam göndermekle, Suriye'nin Esed'den kurtulmasına aynı anda sevinebiliriz.. Mesela katarla, Suud'u bir tutamayız. Mesela Türkiye'yi mısırla bir tutamayız. Pakistan'ın İran'a sahip çıkmasına sevinmeliyiz ama Afganistan'la sürtüşmesine üzülürüz. Ve tabi Ortadoğu'da Kürtlere yönelik yüz yıllık kıskacı da bilmeliyiz. Bunu çözmenin üzerine de kafa yormalıyız. Aksi halde Kürdistan coğrafyaları katı ırkçı ve seküler tohumlar yeşerebilir.
Analiz yaparken sağlam bilgi ve delil çok önemli bu bir. Eksik bilgim olabilir diyebilmeliyiz ki bizim gibilerin her bilgiye sahip olmama ihtimali yüksek. Zira siyasetlerde her plan ve program açıkça söylenmeyebilir.

31 Mayıs 2025 Cumartesi

Meal Yasaklama Kararı Yanlıştır

Meallere yönelik kanun yolu ile toplatma yaklaşımı sakat bir yaklaşımdır. İznik konsilinden farkı olmaz. Peki İznik konsili iyi mi yaptı? Bilmem kaç yüz incil arasında dört İncil'i seçerek, Barnaba incili iptal etti. Oysa Hz.  İsa'nın peygamber olduğu bilgisi vardı. Yanılmıyorsam Hz. Muhammed'in gelişine dair atıf da vardı.

13 Mayıs 2025 Salı

ŞARTEL MANTIĞI (YA HEP YA HİÇ)

Şartel mantığı tarzında bir yaklaşım biçimi var. Bu tarz yaklaşımda toplumsal değişim ve gelişim süreçlerini okuyamama var. İllaki birden olması bekleniyor sonucun.. Bir kavim kendini değiştirecek ve sonra Allah da değişime katkı sunacak oysa.. 

Yoo... Tedrici değişimler boş ve anlamsız(!)... Bir kereden olacak her şey... O sürece kadar elde edilen kazanımlar boş(!).. Maço ifadeler.. 

Bu tarz düşünme biçimine şartel mantığı diyorum. Bu tarz mantık din dilini öyle kullanıyor ki zinhar bir şey diyemiyorsunuz. Kendi belirledikleri yaklaşıma bir milim aykırı mısınız, hemen etiketleme hazır. 

Bu tipler bilmeliler ki böyle olmaz. Topluma güven veremezsiniz. Sizinkisi güç ele geçince zorbalık üretecek.. Farkında değilsiniz..

2 Mayıs 2025 Cuma

Kurtuluş Savaşının Asıl Mimarı Kazım Karabekir - Sümeyra TOSUN

Evet yanlış değil bu cümle. Kurtuluş savaşının mimarı Kazım Karabekir’dir edindiğim bilgilere göre.

O dönem yaşanan tarihi olayları analiz ettiğinizde sizler de bu çıkarımı yaparsınız. Nasıl mı?

Karabekir paşa Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde görev yaptıktan sonra Çanakkale Muharebelerine katıldı. Buradaki başarılarından dolayı albaylığa yükseldi. Irak Cephesinde görevlendirilen Kazım Karabekir, burada İngilizlerle savaştıktan sonra 1917 yılında II. Kolordu Komutanı, 1918 yılında da I. Kafkas Kolordusu Komutanı oldu.

Müşrikler Peygamber Seçiminden Neden Rahatsız?

 Müşrikler peygamber seçiminden rahatsız..

Şu iki şehirden biri olsaydı..

Kim onlar?

Popüler 2 kişi. Toplumun büyük gördüğü kişiler..

Ama Allaha göre değil.

O, Muhammed'i seçiyor. (Aleyhisselam)

Tabiri caiz ise, "size mi soracaktım" durumu oluşuyor.

9 Nisan 2025 Çarşamba

Kuran Mükemmel Ama Senin Algın Mükemmel Mi?

 Kuran mükemmel kitap tamam doğru ama sen mükemmel değilsin kardeşim, sen acizsin, algın mükemmel değil....

Dolayısıyla Kur'an'ın mükemmelliği üzerinden hiçbir şeye bakmadan salt kendi aklınla Kurandan çıkardığın sonuçları mükemmel görme yanlışına düşme... 

21 Mart 2025 Cuma

Dindarlardan Dolayı Dinden Soğumak Caiz Mi?

Dindarların suçlarından, günahlarından dolayı dindar görünmekten/olmaktan çekinmek, ayet hadisi gündemine almaktan çekinmek, davanın yok olduğunu sanmak, farklı yönden imtihan olmanın başka bir çeşididir.

*
Dindarların suçlarından, günahlarından dolayı başka suç ve günahları basite indirgemek de hata yapmanın başka bir çeşididir.

15 Mart 2025 Cumartesi

Kadınlar Günü Etkinliği Üzerine İki Not

 Kadınlar gününde, kadına "eteğini ört" demenin onun özgürlüğünü kısıtlayan bir sözmüş gibi lanse edilmesi Müslüman zihnin kabul edeceği bir şey olamaz. Özgürlük eteği açmak mı???

Oysa Allah, kadına tesettürü emrediyor. Erkeğe de yapmaması gerekeni söylüyor.
Maalesef modern çağda kadına yutturdular tesettürün kölelik, açılıp saçılıp teşhirciliğin ise özgürlük olduğunu....
Oysa tesettür ilahi rehberliğin kadını korumasının bir tezahürüydü...
İlahi rehberliğe göre nefsin her dediğini yapmamak özgürlüktür... Nefse köle olmamak özgürlüktür..
*
Kadınlar gününde ev hanımlığının kötü gösterilmesi kadın için tuzaktır. Ev hanımlığı kötü bir şey değil. Ev hanımlığı bir meslek değil ki diğer mesleklerle kıyaslansın ve aşağı görülsün. Erkek evde sıfır rol sahibi mi? Mutfakta çocuğuna ve eşine yemek hazırlamak esaret değildir. Çamaşır yıkatmak esaret değildir. Kadını evden soğutmak, ev kurmaktan soğutmak kadına en büyük kötülüktür. Elbette ki kadın olsun erkek olsun yanlış yapana itiraz etmek gerekir, bu ayrı bir konu...

7 Mart 2025 Cuma

Peygamber(ler) Gaybı Bilmedeğini İfade Edecek - Maide:190/En'am:50

 Allah’ın, peygamberleri toplayıp “siz(den sonra davetiniz)e ne derece uyuldu?” diyeceği, onların da, “Bizim hiçbir bilgimiz yok. Gaybleri hakkıyla bilen ancak sensin” diyecekleri günü hatırlayın. (Maide 109)

De ki: “Ben size, ‘Allah’ın hazineleri benim yanımdadır’ demiyorum. Ben gaybı da bilmem. Size ‘Ben bir meleğim’ de demiyorum. Ben sadece, bana gönderilen vahye uyuyorum.” De ki: “Görmeyenle gören bir olur mu? Siz hiç düşünmez misiniz?” (Enam:50)


3 Mart 2025 Pazartesi

Müslümanların Birliği ve Hilafet

Hilafetin kaldırılışı Müslümanlar için büyük bir yıkımdı. Bu devrimi yapanlar halka rağmen yaptılar.
Birinci meclise sorulsaydı asla çıkmazda bu karar. Halka sorulsaydı hiç çıkmazdı. Ama son çare hilafet Tbmm bünyesinde mündemiç denilerek donduruldu.

Halifelerin saltanata dayalı olması elbette kabul edilemez. Ancak halifelik ıslah edilebilirdi.  Zira o Müslümanların birliğinin sembolü idi. Hint Müslümanlarının altın bileziklerini Anadolu’ya göndermesi hangi şuurdan kaynaklanıyordu? Senusi’nin diyar dolaşmasının muharriki neydi? Hilafetin tümden kaldırılması düşmanın istediği şeydi. Maalesef düşman İngiliz’in planı işletildi.

24 Şubat 2025 Pazartesi

Hasan El Benna ve Filistin

Hiç şüphesiz ki Müslüman toplumlarda 20. yüzyıla damgasını vuran mümtaz şahsiyetlerden biri Hasan El Benna’dır, cemaat olarak yüzyıldır etkisini hissettiren ise İhvanı Müslimin cemaatidir. Elbette ki bu cemaat ümmet şuurunda olduğu için bir dışlayıcı ve tekfir edici bir yapıda değildir. Arap coğrafyalarında kurumsallaştılar. Diğer Müslüman ülkelerde ise fikir ve hareket anlamında olumlu etkide bulunmuşlardır. 

Her Müslümanın Hasan El Benna’yı en azından tanımak için okumasını isterim. Fikirleri ve konuşmaları Risaleler adıyla kitaplaşmıştır. Hatıralarım adlı kitabı da piyasada mevcut. Okuyarak tanımak en doğrusu en güzeli. 5 dakikalık videolar yeterli olmaz.  

19 Ocak 2025 Pazar

Zikir Sadece Tesbih Çekmek Mi?


Bakara suresi 152. Ayeti üzerinden zikir kavramı üzerine bir mülahaza yapalım.

Ayetin meali şöyle: “Beni zikredin ben de sizi zikredeyim; bana şükredin ve bana nankörlük etmeyin.”

Zikir ve şükür dindarlığımızın en temel iki kavramlarından biridir. Bu nedenle bu iki kavramı çok iyi kavramalıyız. Ayetler ve hadisler üzerinden ve sözlüklerden faydalanarak anlamaya çalışmalıyız. Geçenlerde umreden dönen bir abimizin söylediği güzel bir söz vardı aklıma geldi: ‘Dindarlık anlamak’ demektir. Elbette ki aklın kuşatabileceği şeyleri anlamaktan bahsediyorum, gaybi şeyler ise iman konusudur. Hz. Muhammed'e iman ediyoruz. Tarihin taşıyıp getirdiği bir iman ve en önemlisi de tarihin taşıyıp getirdiği vahye iman…