Allah'ın arzında yaşayıp, O'nun yarattığı enva-i çeşit zarurî, hacî ve tahsinî nimetler içerisinde yaşayıp, bunların oluşumunda zerre kadar katkısı olmadığını bildiği halde, biyolojik sağlam bir bedene sahip bir insanın aklına,
Allah'a/yaratıcıya şükretmek, O'na minnettar kalmak, O'na yalvarmak aklına gelmiyorsa bu insan dürüst değildir. Bu düzeni kuran kim? diye sormadan yaşıyorsa bu dürüst değildir.
Dürüstlüğün tanımı içerisinde bu yoksa bize göre bu eksik bir tanımdır.
"Allah'sız" dürüstlüğe güvenerek ahirete gitmeyi göze alan varsa buyursun, gitsin. Ahirette ne filozofların, ne entelektüellerin ona faydası olayacaktır..
Bu gibi konularda "malik-i yevmid-din" ifadesinin manasını çok iyi anlıyorum. Ben Allah'ın kitabının dışına çıkarak da sınavı kazanırım diyen varsa buyursun yaşasın...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder