2020 yılında açık bir bahar gününde, fırlatma rampasında bulunan bir rokete gözlerimi dikip geri sayımı dinlemeyi ümit ediyorum. Bu roketin tepesindeki yolcu, diğer özelliklerinin yanı sıra insanlığın o güne kadar yarattığı en ileri ve olağanüstü teknolojik başarılardan biri olacak. Bu yolcu sekiz yıllık zor bir yolculuk yaptıktan sonra son hedefi olan Jüpiter'in altıncı uydusu Europa'nın yörüngesine ulaşacak. Amacı dünyadaki tüm sıvı haldeki su hacminin iki ila üç katı su içerdiği tahmin edilen bir okyanusun yaşam barındırması ihtimalini incelemek olacak. Bizim okyanusumuz gibi, Europa'nın okyanusu da güneş sistemi tarihinin büyük bir bölümü boyunca mevcut oldu. Bu okyanus, insanlığın sorduğu en eski sorulardan birini yanıtlayabilir: Dünya dışında hayat var mı? s.15
///
Dünyanın büyük okyanuslara sahip olması olgusu uzun bir süredir gezegen bilimciler için bir sırdır. Konumu ve oluşum tarihi göz önüne alındığında Dünya önemli ölçüde daha kuru, uçucu madde bakımından daha fakir bir yer olmalıydı. Bu bilmecenin genel kabul görmüş çözümü, gezegenin oluşum döneminden sonra, dünyaya çarpan kuyruklu yıldızların su ve burada bulunan diğer uçucu maddeleri buraya getirdiğidir. Gerçekten de, içtiğimiz her bir bardak suyun kabaca yarısı kuyruklu yıldızlardan gelmiş olabilir. Bu hipotezin kanıtlarından bazıları sudaki hidrojen izotopu çalışmalarıyla ortaya koyuldu. Bu izotoplar suyun orjinal kaynağını belirleyen parmak izleri işlevi görürler. Kuyruklu yıldızlara duyduğumuz bilimsel ilginin çoğu, yaşanabilir bir dünyanın oluşumunda bu gök cisimlerinin oynadığı rolü daha iyi anlama istediğinden kaynaklanıyor. s.17
///
Eğer dünyadaki yaşam konusunda bir şey öğrendiysek, bu da, sıvı haldeki suyun bulunduğu yerde genellikle hayatın da bulunduğudur. s.17
///
Eğer buz suda yüzemeseydi, bu okyanus dünyaları muhtemelen buza dönüşmüş olacaklardı. Fakat buz batmadan yüzdüğünden ve büyük termal battaniye görevi gördüğünden, bu dünyaların iç kısımlarında oluşan herhangi bir ısı, sıvı haldeki sudan oluşan okyanusların varlığını sürdürmesini sağlayabilir. s.18
///
Bazıları dünya gibi gezegenlerin nadir olduğunu öne sürdüler; eğer güneş sistemimiz iyi bir örnekse, buzla kaplı okyanus dünyaları en verimli yaşam alanları olabilir. s.19
///
devamı gelecek...