Her gün kahırla doluyor yüreklerimiz
Kadın ve çocukların ölmesi ve açlığa maruz bırakılması..
Dağlıyor kalplerimizi..
Her gün kahırla doluyor yüreklerimiz
Kadın ve çocukların ölmesi ve açlığa maruz bırakılması..
Dağlıyor kalplerimizi..
Yürek yorgun
Akıl şaşkın...
Yollar sisli..
Merhamet bulutları..
Toplanmış yağdıracak..
Sisleri dagıtacak..
Yorgun yüreğin işi zor..
Dünya hali demek kolay..
İçinden çıkmak zor..
Rabbin rahmet esintisi gerek..
Hayat imanla anlam bulur..
Aksi halde acıya anlam verilemez..
Acı cana yakar ama iman sabrı öğretir..
25 Nisan 2013
Mustafa Tosun
Kuşatılmışız.
Hangi saat, hangi dakika?
Gözler nöbette..
Kalp tedirgin..
Vücut soğuk..
Hem Buhari'nin hem de Müslim'in sahihlerinde yer verdikleri şu rivayet ölçü hususunda bulanıklığa yer olmadığını; Allah ve Resulü'nün nehyi ya da tasvibi söz konusu olduğunda kişisel fikirlerimizi, eğilimlerimizi, duygularımızı bir kenara bırakmamız gerektiğini bize hatırlatan güzel bir örnektir.
Hz. Ömer mescitte şiir okuyan Hassan b. Sabit'e rahatsızlığını belirtir bir şekilde bakınca Hassan: "Bu mescitte senden daha hayırlı biri var iken de ben şiir okuyordum." der ve destek için Ebu Hureyre'ye döner: "Allah için söyle!" 'Sen benim adıma cevap ve, Resulullah'ın 'Allah'ım onu Ruhul Kudüs'le destekle!" dediğini duymadın mı? Ebu Hureyre: "Evet, Resulullah öyle buyurdu" cevabını verir.
Allah ondan razı olsun Mü'minlerin Emiri Ömer sert mizaçlı biriydi; yanlışa tahammül etmez, hoşlanmadığı şeylere çabuk kızar, tepki gösterirdi. Bu olayda da Mescidi Nebi gibi müstesna bir yerde şiir okunmasını garipsemiş, uygun bulmamış, tepki göstermişti. Ama Resulullah'ın huzurunda iken de aynı mekanda şiir okunduğu şahit gösterilmek suretiyle kendisine hatırlatılınca hemen tavrını değiştirmiş, tepkisinden vazgeçmişti.
(Bu hadis Haksöz dergisinin 368. sayısından Rıdvan Kaya'nın yazısından alınmıştır.)
Kuytu Köşem Olsun /16.08.2019
(şiir kalbin teneffüsüdür)
Kuytu köşem olsun
Sessizliği dinlemek ve Gözlerimi öylece boşluğa dikmek için
Serin meltem de essin
Yapraklar hafif kımıldasın
Toprak minderim olsun
Kaynayan bir kazan...
Yürek kızdıran..
Yenik düşen insan
Ayakta kalan yine şehir
Üstelik umarsız
Geriye kalan ise kör ve sağır bir yorgunluk
Hiç geçmeyen
Karanlığa giren gün, belki dinlenecek
Ama ne beden ne de ruh ölene kadar dinlenmeyecek
Bir yüreksizler çağında yaşıyoruz
Saman alevine dönmüş eylemler
Sessizlikten doğan sancılar.. Beynini gürültülere boğuyordu.
Gözlerini kapattığında bu daha da artıyordu.
Sessizlik bu kadar mi acıtırdı ki?
Şaşırıyordu.
Beton soğuklara iktifa etmek..
Hiç şikayet etmemek..
Yalnız kalmak pahasına,
Buna dayanmak..
Yük değil yalnızlık, kıymettir, değerdir kimi zaman
Beton soğuk olsun, sorun değil..
Yeter ki tatlı bir yalnızlık olsun..
**
Kitaplardan okudum, "Dost yalnız Allah'tır." diye.
Bir türlü şerhini göremedim ama bu cümlenin..
Binbir türlü tefekkürlerle de olsa içselleştiremedim bunu..
Sonra döndüm hayat okuluna.
Bir çırpıda ögrendim bu sözün şerhini..
Evet, şerhi "hayat"tan alınmalıymış meğer, "Dost yalnız Allah'tır" sözünün..
Heykel
Şehri korkutan taş
Ne süs ne de çiçek
**
Heykel
Şehri donduran
Ruhunu kaybettiren
Üstelik zorbalık kokusu yayan
Yoğun düsünceler
Yumruk olup beynimi vurmakta
Niçin, Nasıl soruları
Hepsi bir olmuş üzerime gelmekte..
Sağlam cephe: akıl ve iman..
Püskürtme cabasında soruları..
Akıl zorlanıyor insanların zelil eylemlerini açıklamada..
İman şaşkin kalıyor saçmalıklar karşısında..
Hikmetsiz, derinliksiz eylemler..
Yıpratıyor benliğimi..
Zorluyor beynimi..
Özletiyor öteyi..
__ Kimmiş bakayım sizin Rabbiniz ey Musa? __ Bizim Rabbimiz her şeyin YARATIŞINI (helqehu) takdir edip, sonra da yaratılış AMACINA (heda) y...