Bismillahirrahmanirrahim
- İnsan sorumluluktan uzaklaştıkça özüne yabancılaşır. (13)
- Öte yandan yalnızca kullanılmak üzere edinilmiş bilgiler insanı nesne durumuna sokar. Bilgi aygıt olarak anlaşılınca o aygıtı kullanan da kendini onun etki çemberi içinden kurtaramaz. (38)
- Derler ki gözleri kapalı olarak yaşamayı tecrübe etmemiş olanlar körlere bir şey öğretmeye kalkmasın. (45)
- Zorlamayla elde edilen şartların, kendiliğinden oluşmayan durumların bizi istenilen sonuca götürmeyeceğini anlamamız , anlayabilmemiz gerek. (47)
- Hakikat hiç kimseyle paylaşılmasa bile hakikat olma vasfından bir şey kaybetmez. Ama paylaşılmayan hakikat, hiçbir zaman "tecelli" etmez. (47)
- İslam milli bir anlayış içinde gözönüne alındığı veya dünya kültürü içinde kavranılmaya çalışıldığı zaman şüphe yok ki hem coğrafi hem de tarihi yer bakımından belli sınırlandırmalara maruz bırakılacaktır. (63)
- Ortaçağ denilen zaman dilimi içinde İslam medeniyetlerinin, gerek taşıyıcı gerekse kurucu olarak, birçok insanda bilgi ve tekniğini Batı'ya öğretmiş olmasını "İslam" olarak nitelendirme eğilimi var. (64)
26 Eylül 2014 Cuma
23 Eylül 2014 Salı
Wilson Ne Dedi?
Wilson ne dedi?
"Her ırk kendi toprağında devletini kurmalı."
Sözde özgürlükçü idi bu ilke.
Oysa ümmetin dağılmasına sebeb olan bir mikrop idi.
Çünki kendileri Birleşik Devlet oluyorlardı.
Araplar ve Türkler bu mikrobu yuttu ve fiile döktü..
Kürtler ise zorla mikrobu yutma çabasındalar...
Üstelik Kürtler ise İslami olmayan ideoloji sahiplerinin peşinden giderek..
Yani Türklerin kemalizmin peşinden
Arapların ise baasçıların, kralların peşinden gitmesi gibi...
Hani nerede Tevhidi Bir Duruş!!!!!
"Her ırk kendi toprağında devletini kurmalı."
Sözde özgürlükçü idi bu ilke.
Oysa ümmetin dağılmasına sebeb olan bir mikrop idi.
Çünki kendileri Birleşik Devlet oluyorlardı.
Araplar ve Türkler bu mikrobu yuttu ve fiile döktü..
Kürtler ise zorla mikrobu yutma çabasındalar...
Üstelik Kürtler ise İslami olmayan ideoloji sahiplerinin peşinden giderek..
Yani Türklerin kemalizmin peşinden
Arapların ise baasçıların, kralların peşinden gitmesi gibi...
Hani nerede Tevhidi Bir Duruş!!!!!
9 Eylül 2014 Salı
SİNSİ ADAM VE ZAYIF KİŞİLİKLER
Kitaplarla kişiliklerini inşa etmeyenler
uyanık ve sinsiler tarafından çok kolay kandırılabilirler.
Birilerinin ihtirasının ve hasedinin topu olup onunla gol atılması berbat bir durum olsa gerek.
Sinsi adamlar, zayıf kişiliklerin taraftarlığı üzerinden prim yapıyor.
uyanık ve sinsiler tarafından çok kolay kandırılabilirler.
Birilerinin ihtirasının ve hasedinin topu olup onunla gol atılması berbat bir durum olsa gerek.
Sinsi adamlar, zayıf kişiliklerin taraftarlığı üzerinden prim yapıyor.
4 Eylül 2014 Perşembe
3 Eylül 2014 Çarşamba
Bizler
Bizler Hind kökenli Kur'ancılardan değiliz.
Bizler sünneti Kuranda aramayıp full rivayetlerde arayanlardan da değiliz..
Bizler Kuran'ı öncelemek zorundayız.. Geçmiş Ehli Kitaplardan ders alarak..
Bizler Kuran ışığında görünen rivayetlere anlam ve değer verebiliriz..
Bizler mezhepsiz değiliz..
Bizler tahkik ehli mezheplileriz..
Bizler mezhebi kutsamayız..
Bizler alimlere değer veririz, ama onları masum görmeyiz..
Bizler dinde bidat oluşturan alimlere bu konuda itaat etmeyiz..
Bizler sünneti Kuranda aramayıp full rivayetlerde arayanlardan da değiliz..
Bizler Kuran'ı öncelemek zorundayız.. Geçmiş Ehli Kitaplardan ders alarak..
Bizler Kuran ışığında görünen rivayetlere anlam ve değer verebiliriz..
Bizler mezhepsiz değiliz..
Bizler tahkik ehli mezheplileriz..
Bizler mezhebi kutsamayız..
Bizler alimlere değer veririz, ama onları masum görmeyiz..
Bizler dinde bidat oluşturan alimlere bu konuda itaat etmeyiz..
12 Temmuz 2014 Cumartesi
Futbol sadece futbol değildir
2014 Dünya Kupası'nın adeta erken finali hükmündeki Brezilya-Almanya maçı, haftanın en çok konuşulan 'mesele'si oldu. (İsrail bombardımanı altında can veren onlarca Filistinli sadece bazıları için gündemdi. Dertti, kederdi.) Erken finalin erken skoru, ev sahibi Brezilya'yı maçın otuz dakikasında yerle bir etti.
Bendeniz futbol seyircisi değilim. Ama futbol seyredenleri seyreden iyi bir seyirciyim. 25 yaşındaki güzeller güzeli Ana Lu'nun heyecanına tanığım mesela. Günlerdir adını söylemiyor, kendisinden sadece Brezilya diye bahsediyordu. Brezilya kazansa idi bu zafer Ana Lu'ya iyi gelecekti. Öğrenmeye çalıştığı İngilizcesine, nefret ettiği işine nasıl bir katkı sunacaktı kendisi de bilmiyor ama, zafere ziyadesiyle hazırdı. Parmaklarına sürdüğü sarı, yeşil oje ile geleceğinden neredeyse emin olduğu zafere tanık olmak için Şikago'nun en dev ekranından maçı seyredebilme aşkı ile yer aradı. Dekolte giyinmeyi sevdiği için sırtına geçirmeyi düşünmediği Brezilya formasını, çantasına giydirip dolaştı günlerce.
Zafere sonuna kadar inanmışlar için hezimetin kabulü zor. Çarşamba sabahı Ana Lu'nun yüzü bir gün önce tırnaklarına sürdüğü sarı ojenin rengindeydi. Gece boyu ağlamış olmalıydı. Günaydın demeden önce, bir kelime söyleyeni öldürürüm diye başladı güne. Teselli istemiyordu. Salı gecesini unutmak istiyordu sadece. Bir unutmayı başka bir unutma ile değiş tokuş ediyordu. Maçı Brezilya kazanmış olsa idi kişisel hayatındaki her türlü hayal kırıklığını unutacaktı Ana Lu. Brezilya maçı kaybedince bu defa maçın kaybedildiği zamanı unutmaya gark oldu.
Savaştan kaçanları gördüm şimdiye kadar. Kaçarken bütün ailesini yitirenlerin hüznüne tanık oldum. Yarım bıraktığı üniversite hayatına geri dönebilmek için gece gündüz direksiyon sallayan göçmenlerin, hayata karışma azimlerine dua ile eşlik etmeye çalıştım. Hiçbirinde Ana Lu'nun acıları değiş tokuş eden hali yoktu. Onların acısı değiş-tokuş edilmeyecek kadar yekpare bir acı idi çünkü.
Tam da şimdi söylenecek sözdür futbolun sadece futbol olmadığı gerçeği. Bireyin ya da etnik kimliğin kendisine ebedi adres bulma azmidir bir takım ile var olmak, bir takımın zaferine hazırlanmak, hezimetine katlanmak.
İmaj savaşında maçı kazanan her şeyi kazanıyor. Kaybeden neyi kaybettiğini bilememenin sıkıntısına gark oluyor daha ziyade.
Her ülkenin kendince zaferi karşılayışı var, bir de dünyanın onun adına zaferi karşılayışı.
Dünya Almanya'nın zaferini 'ciddiyet' üzerinden okudu.
Almanya milli takımı ev sahibi Brezilya'yı, seyircisinin önünde ilk otuz dakikada 'rezil' ederken, aynı zamanda tarihi disiplinini ve ciddiyetini de güncellemiş oldu.
Küresel dünyada, 'Futbol asla sadece futbol değil'. Bu önerme İslam dünyası için önümüzdeki günlerde çok daha başka anlamlar ihtiva edecek gerilimi barındırıyor.
IŞİD'ın 2022'de Katar'da düzenlenecek olan Dünya kupası için yapmış olduğu 'uyarı' gibi:
'İslami Hilafet Devleti kurulmuştur ve Dünya Kupası organizasyonunun düzenleneceği Katar diye bir ülke yoktur. Katar artık İslam devletinin bir parçasıdır. Orada Müslümanların halifesi ve emiri Ebu Bekir Bağdadi'nin sözü geçer. Halife, boş oyun ve eğlencelerin düzenlenmesine asla izin vermez. Bu yüzden FIFA'nın başka alternatif aramasını tavsiye ediyoruz. IŞİD elinde Scud füzeleri bulundurmaktadır ve bunlar rahatlıkla Katar'a ulaşabilir. Amerika da bunu bilmektedir.'
Haziran 1998'de, ABD'yi yenen İran'dan, Dünya Kupası'nda oynayan Suudi Arabistan'dan sonra, tam da HERKES 'saha'ya inmişken...
Fethi Naci 'Ne kadar Türk futbolu varsa o kadar Türk romanı var' dediğinde kıyamet kopmuştu. O günden bu yana Fethi Naci'nin önermesinin, hayatın değişik açıları içinde doğrulanmasına tanık olduk. Şimdilerde önerme ne kadar demokrasi o kadar futbol muhtevasına bürünmek üzere...
IŞİD'ın boş oyun ve eğlence vurgusuna dikkatinizi çekmek isterim. Konuştuğumuz konu ne olursa olsun öncelikle ele almamız gereken boyut, mekan ve zaman duyarlılığı olmalı. Eskiler malayani işlerden uzak durmayı hatırlatırdı. Bunu hatırlatması gerekenlerin şimdi, kendilerinin ziyadesiyle malayani işler peşinde olduğunu görmek bendenizi ziyadesiyle karamsar yapıyor.
Fatma Barbarosoğlu
Yeni Şafak
11.07.2014
8 Haziran 2014 Pazar
Ey Mısır!
Ey Mısır
Türkiyenin kaderini yasayan Mısır..
Diktatörlerin hala elleri güclü ve de sahte kardeşliklerin dozajı yüksek..
Ey İhvan.. Kardeş..
Sözümona acemiliginden dolayı duymadıgın azar kalmadı..
Ayagı burkulan birine yardım yerine 'sakat mısın' diye bagıran küstah bir ses gibi..
Sana da söylendi..
Ve kardeşlerin seni devireni tebrik etti...
Kardeşlik mi?!!!!
Soracak Allah hesabını bunun..
Yazıklar olsun!!!
Türkiyenin kaderini yasayan Mısır..
Diktatörlerin hala elleri güclü ve de sahte kardeşliklerin dozajı yüksek..
Ey İhvan.. Kardeş..
Sözümona acemiliginden dolayı duymadıgın azar kalmadı..
Ayagı burkulan birine yardım yerine 'sakat mısın' diye bagıran küstah bir ses gibi..
Sana da söylendi..
Ve kardeşlerin seni devireni tebrik etti...
Kardeşlik mi?!!!!
Soracak Allah hesabını bunun..
Yazıklar olsun!!!
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
function bsrpGallery(root) {
var entries = root.feed.entry || [];
var html = ['
'];
for (var i = 0; i < entries.length; ++i) {
var post = entries[i];
var postTitle = post.title.$t;
var orgImgUrl = post.media$thumbnail ? post.media$thumbnail.url : '';
var newImgUrl = orgImgUrl.replace('s72-c', 's' + bsrpg_thumbSize + '-c');
var links = post.link || [];
for (var j = 0; j < links.length; ++j) {
if (links[j].rel == 'alternate') break;
}
var postUrl = links[j].href;
var imgTag = '';
var pTitle = bsrpg_showTitle ? '' + postTitle + '' : '';
var item = '' + imgTag + pTitle + '';
html.push('
', item, '
');
}
html.push('
');
document.write(html.join(""));
}
hoje = new Date()
numposts = 1;
var bsrpg_thumbSize = 175;
var bsrpg_showTitle = true;
document.write("
Öne Çıkan Yayın
RAB NE DEMEKTİR? MUSA PEYGAMBER CEVAPLIYOR:
__ Kimmiş bakayım sizin Rabbiniz ey Musa? __ Bizim Rabbimiz her şeyin YARATIŞINI (helqehu) takdir edip, sonra da yaratılış AMACINA (heda) y...