23 Nisan 2021 Cuma

İslami Şuur ve İslami Şahsiyetlerin Handikapı

        İslami şuur, red ve tasdik temellidir. Red ve tasdiğin özü malumunuz La ilahe-İllallah'tır. Bu öz, hayatın tamamını kuşatması gereken bir öz'dür. Parçacı bir yaklaşımı kabul etmez. Parçalanınca öz olmaktan çıkar.

        Hem red hem de tasdik, belli düzeyde duygu/düşünce emeği gerektirir. Bunu başaramayan kitle seviyesinde kalır. Kitleye göre yaşar. Kitleyi model alır. Şahsiyet olarak var olunamadığı için.

        Red ve tasdik'in amel ile somutlaşmaması ayrı bir garabettir. Kitlenin en büyük handikapı budur. Kitlenin çoğu üyesi söylemlerle sadece işi götürmeye çalışır. Ameli somutluk, düşünce ve duygu kadar kararlılık ve emek ister. Bunu başaran şahsiyet olmuş demektir.

        İslami şahsiyet olanların birbirine desteği artarsa insanlar kitle olmaktan kurtarılabilir. Ama maalesef bu şahsiyetlerin de handikapı ayrı ayrı durmalarıdır. Bu nedenle kitlenin doğal birlik hali İslami şahsiyetleri toplumda baskın hale getirmektedir.

       Şahsiyetli insanların birlikte hareket edememeleri kitle karşısında onları aciz duruma düşürür. Şahsiyetli insanların en büyük handikapları birlikte hareket edememeleridir. Ya da birlikte hareket etme konusunda çok lokal kalmalarıdır. Bu nedenle bunun üzerinde kafa yormaları gerekir.

        Maalesef böylece düşünsel/duygusal/eylemsel temeli olmayan kitle felsefesi lokomotif olur toplumda. Bu manzara şahsiyet sahibi olanın içini kan ağlatır. Birlik olamayan şahsiyetlerin içlerinin kan ağlaması bir bedeldir. Birlik olana kadar bu bedel ödenmeye devam eder.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder






Öne Çıkan Yayın

RAB NE DEMEKTİR? MUSA PEYGAMBER CEVAPLIYOR:

__ Kimmiş bakayım sizin Rabbiniz ey Musa? __ Bizim Rabbimiz her şeyin YARATIŞINI (helqehu) takdir edip, sonra da yaratılış AMACINA (heda) y...