Bilinç Notları 13

Mesela kürtlerin bir kısmı öyle tutulmuş ki ırkçılık hastalığına (istedikleri kadar değil desinler), arakandan, filistinden, doğu türkistandan, çeçenistandan bahseden kürtleri ağır dille aşağılıyorlar... Bu manzara zehrin etkisidir işte... Halbuki ümmet şuurunda olanlar tüm coğrafyaları dikkate aldığı gibi kürdistan coğrafyasını da dikkate aldılar. Bu bilinen bir gerçek. Ama şimdi batıcı ulusalcılığa tutulmuş olan kürtler tıpkı türkler ve araplar gibi batıcı, ulusalcı bir devlet ve peşindeler.. /mt

//

Bir kısım Kuran merkezliler sürekli gelenekçi ve mezhepçilerle uğraşa uğraşa uslup ve vizyonları da mezhepçilerinkine dönüştü, dönüşüyor. Hatta kendileri de mezhepçileşiyor. Ümmet ufkunu kaybediyorlar böylece. Herkesi mezhepçi görünce kardeş gördükleri de kalmıyor ortada..

Böyle olmasının sebebi saplantı ve hırs. Öyle Nebevi mücadele falan değil. Yani manzarayı böyle okuyorum. İnsanları kazanacak yerde haklı iken kaybediyorlar. /mt

//

03 Mart Halifeliğin lağv edilme günü olarak hatırlanıyor.

Ama bir husus unutuluyor: Aynı yasada "Halifeliğin Meclisin şahs-ı manevîsinde mündemic olduğu" da belirtilmiş bulunuyor.

Diyorum ki; madem böyle, neden "meclisin Şahs-ı manevîsinde mündemic" kılınmış Halifeliği bağımsız bir şahs-ı hakiki olarak aslî kimliğine yeniden kavuşturmak üzerinde düşünülmüyor? (Beşir Eryarsoy)

//

Diyanete şöyle bir teklifim var:

Umre başvurusu yapanların sadece devlete değil özelde de ciddi BORÇLARI varsa umre izni vermesin. BORCU olup olmadığına dair yemin ettirsin.

Maalesef bu toplumdaki dindarlık ritüel dindarlığı.. Namaz, umre, oruç yeterli ama sosyal sorumluluk açısından ibadet şuuru yok.. Yani hak, hukuk, adalet, borç, emek gibi toplumsal islami/insani değerlere uygun hareket etme yok...

Din'i bu şekilde eksik vaaz edenlere Allah hesap soracaktır.

Karşısına çıkana ilk öğrettiği şey, gusül abdesti alma. Yahu adamın yüreği kirlenmiş olmuş. Sen adama yürek guslü nasıl olur onu anlat ey vaiz! /mt

//

¶ İlahi birliğin bilinci içerisinde düşünüp yaşamak, içindeki her şey Allah'ın izniyle varolan, O'nun verdiği rızıkla hayatiyetini sürdüren ve tabiat tarafından O'nun iradesi gerçekleşsin diye yönlendirilen mutlu ve canlı bir dünyada yaşamaktır.

¶ Böyle bir dünyada hiçbir şey tesadüf eseri değildir; hiçbir şey boşuna ve anlamsız değildir. Allah'ın mahlukatı olan her şey O'nun planladığı kesin ölçülere göredir. Böyle bir dünyaya ait olmak insanın bütün mahlukatla sonsuz ilişkiler karmaşası içerisinde bulunduğunu ve bu sebeple O'na gereken sevgi ve bağlılığı sunmayı idrak etmesidir.

¶ Müslüman olmak, Allah'ın devamlı o insanın bilincinde bulunması demektir. Halık ve Hakim O olduğundan müslüman olmak her şeyi O'nun istediği gibi ve rızası için yapmak demektir.

¶ Her türlü iyilik, mutluluk, bütün hayat ve enerji O'nun armağanıdır. İslami yaşayışta bunlar böyle anlaşılıp uygulanır; İslami düşüncede de O her şeyin ilk ve nihai sebebi ve sonucudur. Bundan dolayı bütün bilginin birinci temel ilkesi O'nun mevcudiyeti ve iradesidir.

(İsmail Raci El Faruki) /Bilginin İslamileştirilmesi

//

İnsan, Yaratıcısına ibadetle geçirecek bir ömür için yaratıldığından, dünya, O'nun insana bir armağanıdır. Bu yüzden insanın görevi, ondaki ilahi yapıyı keşfetmek, onun bozulmasını engellemektir.

İsmail Raci El Faruki / Bilginin İslamileştirilmesi

//

~ İslam, beşeri her eylemle, fiziki, sosyal, ekonomik, siyasi, kültürel veya manevi her etkinlikle ilgili bir görüşü olan bir dindir.

~ Hıristiyanlık veya Budizm gibi yalnızca "ilahi" olanla ilgilenen ve gerisini Sezar'a bırakan, (sadece) öteki dünyaya önem veren bir din değildir.

~ Dükkan, fabrika, yazıhane veya evde, tiyatro sahnesinde veya cephede, daha önemli olarak üniversite anfi ve laboratuvarlarda konuşulup yapılan hiçbir şey yoktur ki İslam'ı ilgilendirmesin.

~ O halde yalnız bir bölüm veya fakülteye hapsedilen İslam güdüktür ve dolayısıyla ölüdür. Her disiplinin, her çabanın, beşeri her eylemin itici, belirleyici ilk ilkesi İslam olmalıdır.

(İsmail Raci El Faruki) / Bilginin İslamileştirilmesi

//

[ÖNEMLİ]

Medeniyeti öğrenmek, bir şahısta kişilik duygusunu geliştirmenin tek yoludur. Atalarını bilmeyen, yani onları harekete geçiren ruhtan, sanat ve bilim alanlarındaki, siyasi ve ekonomik hayatlarındaki, sosyal örgütlenmelerindeki, estetik deneyimlerindeki başarılardan haberdar olmayan, onların kader ve trajedilerinden, zafer ve sevinçlerinden duygulanmayan, umutlarını paylaşmayan bir kişinin kendini bilmesi mümkün değildir.

Kişi kendi kökünü, geçmişini bilip bunu başka halk, grup ve medeniyetlere ait bilgiyle karşılaştırmadan kendi kişiliğinin bilincine varamaz.

İsmail Raci El Faruki / Bilginin İslamileştirilmesi

//

Zorunlu İslam Medeniyeti Dersi:

Üniversite düzeyinde İslam'dan uzaklaştırmanın tek panzehiri, 4 yıllık zorunlu İslam Medeniyeti dersidir.

Ümmetin bir üyesi, bir vatandaşı olması ona ümmetin kültür birikimiyle ilgili yeterli bilgiye sahip olmak, ümmetin manasını anlayıp medeniyetine aşinalık peyda etmek görevini yüklemektedir.

İsmail Raci El Faruki /Bilginin İslamileştirilmesi

//

Uzun upuzun ateş çağlarından sonra, buz çağları gelmiştir. Hayy olan Allah ateşi nasıl hayata hizmetçi kılmışsa, buzu da öyle hayata hizmetçi kılmıştır. Buz çağları, hayatı yok etmeyi başaramamıştır. Aksine buzullar içinde, hayatın asıl maddesi olan suyu depolamıştır. Hayat kendi varlığını bugün de bitki, hayvan ve insan olarak sürdürmektedir. Hayat sporlardan bakteriye, amipten balığa, böcekten kuşa, memelilerden beşere, beşerden insana doğru yücelip seyrini devam ettirirken, bu süreç bir yandan da tersine işleyerek, her canlı geldiği yere dönmekte ve ilahi çevrim sünnetullah çerçevesinde hükmünü icra etmektedir. Hayat yükselen ve alçalan, doğan ve ölen, oluş ve yeniden oluş döngüsüyle bir bütündür.

**

Kur'an'a Göre Esma-i Husna / Mustafa İslamoğlu

//

Hay olan Allah, ateşi hayatın rahmi olarak istihdam etmiştir. Henüz yer kabuğu yoktur. Toprak da yoktur. Her şey akkor bir ateş topundan ibarettir. Allah, hayatın başlaması için güneşi görevlendirmiştir. Güneş sayesinde suyun temel elementlerini parçalamış, ağır tabiatlı karbonu oksijenden ayırarak karbondioksit haline getirmiştir. Gelecekte enerjinin kaynağı olarak kullanılacak bu maddeyi, yerin altına ve üstüne depolamıştır. Ateş sayesinde yeryüzünde hayat mümkün olmuştur. Toprak, yeryüzünün soğuyacak külleridir. Ve insan külün ekmeğini yemektedir. Tabi ki şükrün adresi ne ateş, ne kül, ne toprak, ne de ekmektir. Şükrün tek adresi, bütün bunları hayatın oluşumu için görevlendiren Allah'tır. Zira o Hay olandır.

**

Kur'an'a Göre Esma-i Husna / Mustafa İslamoğlu

//

Her insanda bir "GÜVENLİ BÖLGE" yeri olmalı, karşıdaki muhatabı için..

Yani muhatab, kişiye güvenebilmeli.

Yoksa eğer, muhatab uzak durur o insandan. Çünkü GÜVENLİ bir zemini yok!

GÜVENLİ BÖLGE şart! İnsan için! İnsanlık için!

Bunun da alt yapısı eğitim ve çapraz okumalar.. /mt

//

Yıl boyu yapılacak derslerin (cemaatlerin ve okulların) tek konusu olmalı: ADALET

Başka hiçbir konu işlenmemeli.

İslam toplumlarının en büyük sıkıntısı bu konu..

Bu yüzden Allah rahmetini de göndermiyor... (olabilir)

**

Matematiği, fenni, sosyali, tefsiri, hadisi vd. herkes kendi çabasıyla öğrensin. Ama Adalet ve Merhamet yıllara yayılarak işlensin.. O derece ki adını sorduğunda ilkin adım Adalet desin... /mt

//

İbni Haldun'a göre refah, asabiyet bagının çözülmesine neden olur ve devleti kuracak gücü ortadan kaldırır..

**

Kadir Canatan/Mukaddime Sözlügü

//

İman öyle bir cevher ki,

kimse 'bende var onda olmasın' diyemez...

ister ki herkes imanlı olsun /mt

//

Allah’ım akidemi sorunlarımın elinden kurtar ve koru.

Rabbim bana " sorumluluktan kaçan inanç ucuzluğuna " karşı dayanma gücü ver.

Ya Rabbi, beni sürekli " bilgili ve uyanık " kıl ki; bir kimseyi yada bir düşünceyi olumlu-olumsuz- olgun ve dosdoğru tanımadan bir yargıya varmayayım. /Dr. Ali ŞERİATİ

//

Yazılar ölü gerçeklerdir, Ne zaman yaşanırsa o zaman dirilirler... /Şehid Seyyid KUTUB

//