Bilinç Notları 1

 Musa Carullah geçmiş mezhep içtihadlarına muvafakat ettiği kadar Kuran merkezli tenkid de yapıyor.

Öyle nazik ve saygılı bir uslupla yapıyor ki, incitici bir dil hiç yok. Bugünler de bu özelliğin ne kadar önemli olduğunu sizler de takdir edersiniz. 

Bu arada, peygamberimizi de bazen HİKMET PEYGAMBERİ bazen de ŞARİ'İ HAKİM olarak isimlendirir. Sünneti asla körlemecesine reddetmez. Hadislere iyice hakim, Arapçaya da. 

Mehmet Görmez hoca yayına hazırladığı için onun da emeğine sağlık. Musa Carullah eminim Kuran merkezli savrulmaları görmüş olsa idi hayıflanır idi.

👇Osmanlı'nın son dönem alimleri yahut aydınlarının eserlerini okuyanlar eminim onların kibar, nazik ifadelerine hayran kalmıştır. 

Mehmet Akif'te gördüm, Musa Carullah'ta ve diğer okuduğum birkaç edebiyatçı da. Zengin Osmanlıca ile müthiş nezaket uslubu ile tenkidlerini beyan ediyorlar ve fikirlerini beliğ bir şekilde ifade ediyorlar.

Şimdiki kitaplar, onların yanında yavan kalıyor desek kanaatimce yanılmış olmayız.

👇

Nasılki Hacca gidecek olana, mutlaka Ali Şeriati'nin "Hacc"  adlı eserini oku deniyorsa,

Özellikle evlenecek olan ve evlenen Müslüman erkeklere ve kadınlara "Musa Carullah'ın "Hatun" isimli eserini mutlaka oku" demek gerekir.

👇

... Malcolm, mahkum arkadaşı olan John Bambery, ilgileri ve konuşmalarıyla onu etkiledi ve kitaplara yöneldi. Hapishane kütüphanesindeki birçok kitabı büyük açlıkla okudu.

Domuz eti ve sigarayı da hapishanede bıraktı. Başkan Truman'a bir mektup yazarak Kore Savaşı'na karşı olduğunu anlattı.  (Haksöz) 

**

Siyasi şuur çok önemli. Malcolm hidayete erse bile teolojik boğulmalara girmedi. Hak arayışları ve zuşöe karşı duruş vizyonunu geliştirdi ve Allah adına yürüttü...

👇

Niçin Müslüman oldum biliyor musunuz? Müslüman oldum çünkü; İslam bana 70 yaşında, 17 yaşın heyecanını veriyor. /Roger Garaudy

👇

Malcolm'u okuyordum Haksöz dergisinde...

O da bir cemaatin içinde idi ve çok bağlıydı hocasına.. Hatta bir zaman sonra nerdeyse 2. Adam olmuştu.. Cemaatin batıl inanışlarını Hacca gidince farketmişti... Ve ayrıldı onlardan.. Zaten sonra da şehid edildi.. 

Düşündüm de çoğumuz Malcolm'un çıktığı gibi içinde olduğumuz kalıpların dışına çıkamıyoruz. Bir şeyleri yerinde öğrenme, kendi çabamızla öğrenmeyi bizzat gerçekleştirmiyoruz, hep birilerinin ağzı ile yetiniyoruz.... MALCOLM EĞER MEKKE'YE GİTMESEYDİ BELKİ SİYAHİ CEMAATİN BATIL İNANIŞLARINI DEVAM ETTİRECEKTİ... Hem modernist hem de gelenekçi olan tüm kardeşlerime söylüyorum.

👇

"Üniversitede, en çok sevdiğim hocanın odasındaydım.

Bana, 'Ne olmak istiyorsun?' dedi.

'Entelektüel olmak istiyorum.' dedim.

'Senden entelektüel olmaz' dedi.

Şaşırmıştım,sonra,kırılgan bir ses tonuyla;

'Dersinizi geçmeme rağmen sürekli dersinizdeyim. Okulda en çok okuyan, araştıran ve tartışmalara giren,hep benim?' dedim.

'Senden entelektüel olmaz' dedi.

Çok kızmıştım!

'Doç. tezlerin konularını bile ben öneriyorum' dedim.

Prof. gülümseyerek geriye yaslandı.

'Senden çok iyi bir araştırmacı olur. Ama entelektüel olmaz. Nedenine gelince, sana entelektüel olamazsın dediğimde, bana bir entelektüel gibi 'Niçin olmaz?' diye sormadın, aksine alındın ve hiddetlendin. Yazarlık bilgi işidir. Entelektüellik bilgi değil, davranış biçimidir. Bir insanın entelektüel olması için en az 3 kuşak ailesinin okuması gerekir. Okulun önüne bak. Hepsi son model araç dolu ve hocalara ait. Her sene model yenilerler. Gerçekten böyle bir yenilenmeye ihtiyaçları var mı? Niçin bu şekilde yaşıyorlar. Çünkü o unvanlarla gördüğün hocalarının kariyerleri ne kadar yüksek olursa olsun, ruhları feodal bir köylü. Güçlerini topluma kabul ettirmek için böyle hava atmak zorundalar. Gerçek bir entelektüel asla bu güdüyle hareket etmez.

Entel feodal köylülere artık diploma ve unvan da yetmez. Tıpkı paranın yetmediği gibi." (Alıntı)

👇

Bu çağın insanı da çağa ait önyargılara veya önbilgilere veya çağın kabullerine LA diyebilmesi gerekiyor. 

Putperest Mekke müşriğine kendi çağındaki putları (ki ona normal geliyor bu durum hatta Allah'a yaklaştığına inanıyor) yık ve tek Allah'a teslim ol dendiğinde ve o da bunu yapmadığında ona "akılsız" diyebiliyorken;

bu çağın insanının, acaba kendi çağında ona çok normal gelen önyargılara, inanışlara, kabullere LA demeden vahye yaklaşmasını nasıl anlamalıyız? 

"İlerlemeci tarih" anlayışı insanı ters köşe yapar. Allah için kriter bilimsel üstünlükve güç değildir. 

Allah'a teslim olmak ve O'nu rızası uğrunda yaşamak ve daima O'nu anıp O'na şükretmek ve O'nu ilk sıraya koymak ve O'na şükretmek ve Allah'ın davasını omuzlamak çok başka bir şey..... 

Yani hidayet çok başka bir şey... 

(rabbene la tuziğ qulubene ba'de iz hedeytene min ledunke rahme. İnneke entel vehhab) 

Rabbim bu ince imtihanda yüzü ak olanlardan eylesin../mt

👇

Habil Kabil'e şöyle dedi:

"Allah ancak muttaki olanların (kurbanını) kabul eder." /(Maide:29)

(İnneme yeteqabbalallahu minel muttaqin) 

*

İlk insan neslinden bize gelen harika bir ders. O dönemde de aynı sorun var. Yani yüzeysel, resmi, ritüel dindarlık.. Ama buna karşı da derinlikli, gönülden ve bilinçten kaynaklanan dindarlık...

👇

#Rahman'ın has kulları var.

Furkan: 63-77 onları bize tanıtıyor. 

Adları değil #eylemleri yazıyor

Merak edenler bakabilir.

👇

Osman Uzun'un Kızılelması (gayesi):

<<De ki: 'Namazım, ibadetlerim, hayatım ve ölümüm, alemlerin Rabbi Allah içindir. /En'am/162

Benim "elmam" budur!>>

👇

Irkçılık mikrobundan korunmanın bir yolu da "qul siru fil erdi" emridir.

Farklı toprakları, coğrafyaları gezmek...

**

Kendi kavminin kültürüne, derinliğine vakıf olmak ayrı birşey, ırkçılık ayrı.. Bu ayrım önemli..

*

Ancak son kertede asıl olan kavminin kültürü ve derinliği değil İLAHİ VAHİYDİR.. Bunu da altını çizerek belirtmeliyim..

*

Kitabi mü'minler, kitabi doğruları anlatırken 

hikmetle ve güzel öğütle anlatmalıdırlar... Aksi halde gayedeki hikmet yok olur...

(kandil gecelerini bodoslamasına eleştirenlere ithafen)

///////